Frankfurt’ta Gördüklerim – Bölüm 3

Saygıdeğer Okuyucularım;

Almanya / Frankfurt’ta kaldığım sürede gezdiğim yerlerde mesleğimle ilgili gördüğüm bazı konuları sizinle paylaşmak istedim.

Frankfurt merkezindeki ev bahçeleri, genelde fazla büyük olmayan ufak bahçelerden oluşmaktadırlar. Bu ufak bahçelerin içlerinde çim alanı oluşturulacak yer olmadığından genelde çalımsı süs bitkileriyle, ufak ağaççıklarla veya bazı çiçek çeşitleri dikerek şekillendirilmişler. Bu bitki çeşitleri de genellikle Türkiye’de park ve bahçelere diktiğimiz çeşitlerdendir. Ancak dikkat ettiğim ve gözüme çarpan en önemli konulardan biri, bitkiler ekilmiş; fakat hiç budama yapılmamış olmasıdır. Bilhassa bodur güller, sarmaşık güller, ortancalar, kanarya gülleri, ağaç hatmi, leylak gibi ismini saymadığım daha birçok bitki; hiç budama yapılmamış ve kendi haline bırakılmış. Bunun sebebi, bu durumdan ve kendi izlenimlerimden anladığım kanaate göre – Almanya’nın tamamını bilmiyorum – Frankfurt’ta bitki budamalarını bilen elemanların olmadığı yönünde. Bundan başka yol kenarlarına dikilmiş ağaçlarda, park ve bahçelere dikilmiş ağaçlarda da aynı durum söz konusudur. Ağaçlar dikilmiş, büyümüş, kartlaşmış; ancak budama görmemiş. Bu durum, beni çok şaşırttı. Aslında budama; meyve ağaçlarında, süs bitkilerinde, çiçek ve sebzelerde en önemli konuların ilk başında yer alan bir uygulamadır. Ancak bu uygulamayı iyi bir şekilde bilen eleman eksikliğinin Frankfurt’ta da olduğunu gözlemlemiş oldum. Ancak Frankfurt’un merkezinin biraz dışında yapılmış bulunan ev ve apartmanların bahçeleri oldukça büyük durumdadır. Çim alanlarına da fazlaca yer ayırmışlar ve bakıldığında göze hoş görünüyor ve ruhu dinlendiriyor. Bu tür bahçe düzenlemelerinde çim alanının ortası boş bırakılıp süs bitkileri, çim alanlarının kenarlarına dikiliyor ve böylece en güzel tarz ortaya çıkıyor. Ayrıca bu bahçelerin içinde dikili olan ağaç ve ağaççıkların üstlerinde bolca değişik türde kuşlar gezinmekte ve barınmaktadırlar. Zaman zaman bunların arasına sincaplar da katılarak beraberce dolaşmaktadırlar. Hatta bu kuşlar ve sincaplar, zaman zaman binaların balkonlarını dolaşarak insanlarla beraber ortak yaşam oluşturmuşlardır. Bu durumlardan da güzel manzaralar ortaya çıkıyor.

Bir başka konu ve yazımda buluşmak üzere…

Saygılarımla,

İbrahim Tınaztepe