ZEYTİNLİKLERDE YABANİ OTLARLA MÜCADELE NASIL YAPILIR
Saygıdeğer Okuyucularım;
Zeytinliklerde yabani otlar gibi zararlı olan bazı küçük ağaççıklar da vardır. Bunlar; katır tırnağı, böğürtlen gibilerdir. Hatta bunlar, yabani otlardan daha zararlıdırlar. Esaslı şekilde köklerinden sökülüp temizlenirse bir daha çıkmazlar. Yabani otlarla mücadelede bu durum söz konusu değildir; zira pek çok yabani otun tohumları rüzgarlar vasıtası ile dışarıdan zeytinliklere girebilirler. Onun için yabani otlarla savaşta az çok devamlılık şarttır. Bu durum unutulmamalı.
Yabani otlarla mücadelede ot öldürücü ilaçlarda kullanılmaktadır. Ancak, bunlar kullanılırken çok dikkatli olmak gerekli ve koruyucu bütün önlemler alındıktan sonra üstündeki tarifnamelerine uygun bir şekilde kullanılmalıdır. Ayrıca yabani otları sürerek, tırmıklayarak veya çapalayarak yok edilebilirler; ancak bu şekilde yapılacak mücadele için toprağı zamansız bir sürmeye tabi tutmamalıdır. Bundan fayda yerine ancak zarar gelebilir. Esasen Kış Ayından iki defa derin, Bahar’dan iki defa sathi sürülen toprakta yabani otlar pek barınamazlar. Zeytinliklerde yabani otların tohumlarının dökülmesine kayıtsız kalınmamalıdır.
Şunu bilmek lazım ki; bir yabani ot, tarlaya dökeceği yüzlerce tohum ile gelecek yıllar karşımıza hesapsız rakamlarla çıkacaktır. Sürümlerden kurtulan ve Bahar Sonları’nda yine yeşerme başlayan yabani otlar için zeytinlikten tırmık geçirilmelidir. Bu sayede toprağın kaymağı da kırılarak su zayiatı önlenmiş olur. Yani bir taşla iki kuş vurulmuş olur. Ayrıca birçok bitkiler gibi yabani otlar da gölgeden hoşlanmazlar, boğulurlar. Bu sebeble zeytinliğe diğer bir bitki ekerek, mevcut yabani otları yok etmek kabildir. Bu hususta bakla ekimi, en uygunudur. Gayet sık ekilmek şartıyla bakla hem yabani otları boğar, hem de yeşil gübre olarak toprağı oldukça kuvvetlendirir ve iyi vasıflı kılar. Ne hesaplı bir iş…
Biliyoruz ki; yeşil gübre nebatı olarak ekilen bitkiler henüz tohuma kalkarken, yani İlkbahar Sonları’nda toprağa gömülürler. Bu sayede şayet baklanın içinde mevcudiyetini muhafaza edebilmiş yabani ot da varsa, onlar da bu gömülme ile ortadan kalkmış olurlar. Zeytinliklerin içine çapa nebatlarından birisini ekmek de yabani otlarla mücadele bakımından faydalı olur. Ekilen çapa nebatı; kavun, karpuz, pamuk gibi çapalanırken bu arada yabani otlar bertaraf edilmiş olur.
Yabani otlar kurumuş dahi olsalar zeytinlik içinde bulundukları takdirde zeytin danesinin toplanmasına mani olurlar. Otu çok zeytinliklerde toplayıcılar, otların arasını karıştırmak ve dane aramak gibi zaman kaybı ile karşılaşırlar. Üstelik gizli kalmış taneler de zayiatten sayılacaktır. Canlı ve kuru bulunan yabani otlar aynı zamanda hastalık, amili böcekler ve mikroplar için de yataklık vazifesi görürler. Zeytin hastalıklarının çiçek, tane dökümü, filizlerin yenmesi veya kurutulması gibi zararları ise hepinizce malumdur. O halde biz zeytinliklerde yabani otlarla savaş edersek zeytinlerimize zararlı olan hastalık amillerini – kısmen de olsa – bertaraf etmiş oluruz .
Bu, az faydalımı dır?
Yabani otlar kuruyunca onlar, kolayca yanabilen bir hal alırlar. Birçok zeytinlik yangınları, zeytin altında kurumuş otların yanmasından meydana gelmişlerdir. Bilhassa sık dikilen zeytin ağaçları bu yangınlardan fazla zarar görebilirler. Yabani otlarla mücadele edememişsek hiç olmazsa onları Yazın zeytinliklerden çıkarmalıyız. Zeytin ağacı yanma bakımından çam ağacından geri kalmaz.
Bir başka konu ve yazımda buluşmak üzere…
Saygılarımla,
İbrahim Tınaztepe
Son yorumlar